18 Mayıs 2011 Çarşamba

Dallas Mavericks - OKC Thunder Batı Finali Birinci Maç


Aslında başlığı atıp, altına sadece Dirk Nowitzki yazıp yayınlayacaktım. Risk budur der gibi. Kendimi Kevin Durant'in yerine koydum da, oturup ağladım gerçek kişiliğimde olmadığımı fark edene kadar. NBA playofflarının batı konferansı finalinde bir maçta 440 sayı atıyorsunuz ve maç bittikten sonra sizden, "Onun da hakkını yemeyelim." şeklinde söz ediliyor! Bu cümleyi kurdurtan kişinin oyununu anlatmaya çabalamak ise, gerçekten sadece çabalamak olur. NBA 2K9 oynarken Nowitzki'yi, Sixers'a almıştım. Attığım her 10 fade away-turnaround şuttan 7-8'i giriyordu da sanki oyunun hilesini bulmuşum, hak ederek kazanmıyormuşum gibi hissediyordum. İşte Nowitzki öyle oynadı bugün.

Şu anda maçla ilgili anlatılacak bir şeyler varmı onu bilmiyorum, Nowitzki o kadar aklımda kalmış ki maçın diğer kısımları uçup gitmiş. Maçın başında Durant vs Nowitzki şeklinde maç ilerlerken OKC biraz geriden takip ediyordu skor olarak. İlk çeyreğin bitimine 04:50 kala Nowitzki oyundan çıkınca, atılan 16 sayının 10'unu atan el sahada olmayınca Dallas bocalamaya başladı. Hatta o zaman diliminde "Lan Lakers yaşlı, Dallas yaşlı bunlar birbirini yediler de; acaba artık gençlere karşı koyamayacak hale mi geldiler?" diye düşünceler dolaşıyordu kafamda. İlk çeyrek sonunda 7 sayılık bir fark bulmuştu OKC.

Sonra Russell Westbrook  mahalle maçlarında topun sahibi olan çocuk tribine girip de, 20 saniye top sürdükten sonra kimseye bakmadan şut çekmeye başlayınca; OKC'nin hücum ritmi bozuldu doğal olarak. Westbrook sağolsun, Dallas 14'e - 5'lik bir seri yakaladı. İlk yarı Dallas'ın 7 sayılık üstünlüğüyle kapandı ve Dallas bundan sonra hep belli bir farkı koruyarak maçı bitirdi.

Maçın hakemleri en ufak bir temasa bile faul çalmaktan çekinmediler. Nowitzki'nin bu kadar çok faul atışı kulllanmasının (bu arada 24 atış kullanıp hepsini de sayıya çevirerek, NBA playoff rekoru kırdı.) sebeplerinden birisi de buydu. Tamam Nowitzki kollandı demiyorum ama turnaround şutlarda aldığı bazı fauller biraz kolay çalındı gibi.

Dallas cephesi maçın başlarında tamamen Nowitzki'nin eline bakarken sonlara doğru asıl güçlü yanları olan top çevirmeyi uygulamaya koymayı başardılar ama gene de biraz fazla Nowitzki'nin eline baktıklarını düşünüyorum. Tamam Nowitzki her maç iyi oynayacaktır ama bu kadar çılgın atmadığı, en azından normal insan yüzdesi ile şut attığı maçlarda; çevirilen toplardan yakalanan üçlükler dışında, Barea'nın deliciliği dışında bir silahı yok gibi Dallas'ın. Zaten Nowitzki'nin kenarda olduğu dakikalarda bocalamalarından da bunu görebiliriz. Savunmada ise alan savunmasını kullanarak, Westbrook'un karar verme yeteneğindeki sıkıntıdan faydalanmak istediler ve gerçekten de top Durant'in eline değmeden biten OKC hücumlarında bunun meyvesini topladılar.

OKC tarafında ise Westbrook doğru kararları alabildiği sürece hücumda herhangi bir sıkıntı yok. Zaten karşılarında bu kadar mükemmel oynayan ve moralleri sıfırlayan bir oyuncu varken farkın asla geri döndürülemeyecek kadar açılmasına izin vermemeleri de bunun göstergesi. Tek sıkıntıları zaman zaman  Westbrook'un topu kimseye vermeden 3-4 hücum üst üste harcaması oluyor. Eğer bunun önüne geçebilirlerse Dallas'tan maçlar koparmamaları için hiçbir neden yok. Savunmada da büyük bir problemleri yok bugün özellikle Nowitzki'yi çok iyi savundular, ama Nowitzki "SuperStar Trigger" açınca yapabilecekleri bir şey kalmadı.

Serinin gidişatı için konuşmamız gerekirse, ben yedinci maça kadar gidebileceğini düşünüyorum. Dallas'ın Nowitzki'nin tekleyeceği maçlarda, Terry 9/9 üçlük atmadıkça maçı kazanabileceğini düşünmüyorum çünkü, karşılarında morali yerlerde sürünen bir takım yok bu sefer. Seriyi kimin kazanacağı ise Westbrook'un mental durumuna ve Dallas'ın yardımcı skorerlerinin yapacağı katkıya göre ortaya çıkacak kanısındayım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder